30 Mart 2012 Cuma
29 Mart 2012 Perşembe
Farkındayım;
İhmal ettiğim dostların,
kırdığım kadınların,
kaçırdığım fırsatların...
Farkındayım;
Yaptığım hataların,
görmezlikten geldiğim ayrıntıların,
tükettiğim zamanın...
Farkındayım;
Yaşadığım hayatın,
tercih ettiğim yolların,
arada sırada yaptığım doğruların...
Ama öyle ya da böyle iyi olacağım.
Çünkü;
"Her şeyin farkındayım,
Gülhane parkındayım..."
B.A. 29.03.2012
25 Mart 2012 Pazar
Aklımda kalan
sadece eskilerden bir şarkı...
Gözlerimi kapattığımda
hala eskisi gibiyim...
Zamanın nasıl bir
hal(t) olduğunu çözemedim.
Ve hep aynı suda
iki kez yıkanmayı denedim...
Rüzgara tutunsam,
eski bir şarkıyla
dans eden yapraklar gibi...
Gözlerimi kapattığımda
uçacak gibiyim...
B.A. 25.03.2012
23 Mart 2012 Cuma
Kırık tahtaların arasından uzatmış bakışlarını,
rüzgarla salınan kavak ağaçlarına.
Yağmurun düşen ilk damlası,
yüzüne ışımış nasılsa...
Bu da onu mutlu etmeye yetmiş,
bir çok kırıklığın arasında...
İçli bir kanat çırpış,
ona kendi sabitliğini hatırlatır.
Artık yağmur yağmaya başlamıştır...
B.A. 23.04.2001
21 Mart 2012 Çarşamba
Kırılma noktası yaşıyorum bir yerlerimde.
Güler yüzlü postacı avucuma bir şey sıkıştırıyor.
Sımsıkı sarılıyorum ona
ve açmaya korkuyorum zarfları,
beyazı yitmesin diye.
Nasıl da kırılıyor içimde bir şeyler.
Nasıl da kırıyorum kendimi.
Açmalı beyaz zarfları,
gitmeli geldikleri yere,
güler yüzle...
Sen kanatlar taktın kendine,
benim bana yaptıklarımın yanında.
Çaldıklarını geri ver.
Bana borçlusun...
B.A. 21.03.2001
14 Mart 2012 Çarşamba
11 Mart 2012 Pazar
8 Mart 2012 Perşembe
"Nerede kaldın?" diye sordu.
"Kendimle kaldım." demek istedim.
Kendimleydim son bir kaç haftadır.
Kendimle konuştum,
kendimi dinledim,
kendime kızdım,
kendime şaşırdım.
Kendimi sevdim,
kendimi kıskandım.
"Ne zaman bu kadar bencil oldun?" diye sordu.
"Neden.....?" demek istedim.
Bir çok "neden" olabilirdi bu.
Hayat, "neden"den sonraki boşlukları
doldurabildiğimiz kadar.
Ve biliyorum ki o boşlukları
sadece kendimle dolduramam.
Boşlukta kendi kendime tekrar sordum;
"Nerede kaldın?" bahar...
B.A. 02.03.2012
2 Mart 2012 Cuma
Sakallarını koparıyor yine.
Bir şeye sıkılmış gibi, ama değil.
Eli, ister istemez yoluyor kızıl sakallarını.
Sonra aynaya baktığında, bir boşluk görüyor
çeneyle yanak arasında.
Üstüne bakıyor,
sanki sakal yağmış gün boyunca.
Ama havada bulut yok.
Güneş yakıyor bütün tüysüz tenleri.
Tenine düşmek istiyor.
Etini yolup, içine girmek.
İlerlemek, en dibe kadar.
İnsan, kendi içinde kaybolabilir mi?
Et nereye gider,
ya kavrulmuş deri?
Sırtlanları çağırın,
kalan parçalarımı yesinler.
Ben içerilerde bir yerdeyim.
Geri dönemem...
B.A. 27.07.2007
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)